Yazının 1. kısmını bu linkten okuyabilirsiniz. Gelelim savunmalara. Savunmalarda da gözlenen 2 durum vardı. İddianame kısmı ve yapılan savunmalar. ayrıca taraftarın aldığı tutum ve davranışlar. Taraftardan başlayalım. İlk başta silivri olmak üzere çağlayanda büyük bir fedakarlık gösterdiler. Çağlayanda gece 2 ye 3 e kadar çoluk çocuk demeden beklediler. İstedikleri yöneticilerinin ve başkanlarının tahliye olmasıydı.
Savunmadan anlaşıldığı kadarı ile yeterli süre verilmemişti. Zira Aziz Y. sayfaları 10ar 10ar atlayarak savunma yaptığı söylenmişti. Ve yöneticilerin de başta Şekip M. ‘nun savunmayı delip geçtiğiydi. GS Fanatikliğinden şüphe olmayan Mehmet Ali Birand da bunu itiraf etmişti. Ben tahliye kararı verileceğini düşünüyordum. Ama verilmedi.
Tahliye kararının verilmemesinin normal şartlar altında 1. kaçmaması için, 2. Delilleri karartmaması için verilmezdi. Halbuki ne kaçacak bir insandı başkan ne de delil karartacak. zira deliller zaten araştırılmış savunması bile bitmişti.
Arkasında yatan başka bişey olmalıydı. Ergenekon savcısının bu davayı açması olabilirdi mesela. Dava biraz daha derinleştirilip şike davası olmaktan ziyade ergenekonla birleştirilebilecekti. Bu bi düşünce mi bilemiyorum. Benim tahminim sadece.Ama başka da mantıklı bir izahı olamazdı. çünkü içerde ne bir futbolcu ne bir hakem varken 7-8 klübün şike yaptığından başka türlü bahsedilemezdi.
Ve Şekip M. tahliye edilmişti o gün hatırlayalım. Bu davanın kilit isimlerinden biri olduğu söylenir ve o tahliye edildiyse diğerlerinin orda olmasının mantıksal bi açıklaması olamaz denildi.
Bu arada taraftarın klübe sahip çıkması devam ediyordu. 100 Milyon liralık tahvil 3 gün gibi kısa bir sürede tüketildi.
İşler bu hale gelirken ilginç bi şekilde Aydınların istifasından sonra Demirören TFF’nin başına geçti. Bu bazıları için türk futbolunun bitişi iken bazıları için kurtuluşun bir çaresiydi.
Şuanda son gelinen durum da bu zaten. Yeni bir duruşma var bu ay. şimdilik bu kadar diyelim. Gelişmeler oldukça tekrar yazarım umarım.
