Boş Konuşma

Nasıl Geçti Habersiz

O güzel haftasonu. bazen tarhana olduuu bazen içli bir köfte. her anını eksiksiz dün gibi hatırlarım (dündü çünkü) dudaklarımda tuzu içimde buruk aşkı…Neyse kendimizi çok kaptırmayalım yazımıza başlayalım. Güzel bir hafta sonu geçirdiydim onu yazıyım dedim.

Cuma akşamından başlayalım hikayemize. cuma akşamı işten çıktım. 9 da Ankara’ya gelecek misafirlerim vardı. çok sevgili arkadaşım tabi bu iki saati değerlendirmek üzere beni sıkıştırdı ve evine davet etti zorla. mecbursun gitmeye. çünkü onun söylediği saatlerde çok önemli ve erteleyemeyeceğin bir işin yoksa ikna edemezsin, tıpış tıpış gidersin.

Şöyleki kendisi de şehir dışından yeni gelmişti. evde eşi var. ve bir haftadır eşinden uzak. ben evlerine girdiğimde çantasını yeni hole çıkarmıştı düşünün. yani geleli 10 dakika olmuş olmamış hemen benim gelmemi istiyor. nasıl bir sevgiyse artık.

Tabi direk dışardan bişeyler söyleyip başladık Play Station a. yemek geldiğinde yedim ben. son lokma varken daha dursun o da devre arasında yersin dedi . düşünebiliyomusunuz bilmiyorum ama düşünemeyeceğiniz bir tutku bu. Yenildim uzun süre sonra ama morelimi bozmadı bu.

Artık saat 9 a geliyor ve ben terminale gitmem gerekiyordu. zorla son maçı da yapıp kendimi attım dışarı.

Hemen gittim terminale. ilk Nilüfer geldi indi herkes bizimkiler yok. Bursa arabasıymış. İkinci geldi . tmm dedim işte bu. ondan da inen yok o da antalya arabasıymış :S . bi tane daha geldi. O beklenen İstanbul arabasıydı.

Annem ve ablam indiler arabadan. Ve yeğenim. binip arabaya eve gittik direk.

Eşyaları çıkarttılar falan . benim tarhana çıkmıştı :) . hemen bi çorba sonra çay bi daha çay olmadı bi daha derken gece ettik.

Ertesi gün bi seansım vardı gittim cumartesi günü. eve bi geldim. herşey ortada tüm perdeler çıkartılmış. acaip bi deterjan kokusu. ev check up a giriyordu anlaşılan. geçip bi köşede uyuyakalmışım. Elektrik süğürgesi sesi ile uyandım.

Bu arada üzerime de bi battaniye örtülmüştü. Onlar yokken battaniye örtecek kimsem yok.

Neyse en son gece saat 01:40 civarı ben boyun spazmı geçirmiş şekilde perde takmaya uğraşıyordum.

sonrasını hatırlamıyorum. en son pazar günü sabah işim vardı. 7 de annem uyandırdı ve hadi kalk dedi . çok şaşırmıştım. en son ne zaman beni uyandırmaya geldiğini hatırlamıyorum bile. salona bi gittim. sabah kalkıp çorba yapmış . çay yapmış. O an şunu anladım:

1. Hiç bir kız anne gibi değildir, olamaz, olması teklif dahi edilemez.

2.Annenin yanında olması kadar değerli hayatta çok az şey vardır.

Neyse gidip işime baktım. bi de bilet aldım onlara. eve geldim sonra

Bi kaç saat daha geçti hemen. ve terminale gittik birlikte. onları bindirdim otobüse ….

Döndüğümde evde müthiş bir sessizlik ve müthiş bir düzen vardı. uzanacam ama korkuyorum bi yer bozulacak diye.

Herşeyi ütülemişler bu arada bi iki hafta rahatım demektir.

Pilav ve nohut aldım bi tabağa ve sessizce yedim. sonra uyuyakalmışım. üşüyünce de “kalk üzerine bişey ört” diye kendi kendime telkinler verip üzerime bişey örttüm. Annem olsa o örterdi :(

bitti haftasonu. Ama çok güzeldi.

Haftasonundan geriye kalan bitmiş bir pilav, bir tencere nohut, bir tencere tarhana çorbası ve tertemiz bir ev var.

Herşey güzel ama bişeyler eksik…

Daha Fazla Göster

Samanpan

Dünyanın en güzel şehrinde doğup dünyanın en dandik başkentinde hayatını devam ettirmekte. Psikoloji İle uğraşmakta olup saçmalamak için bu siteyi kullanmakta. Tanısanız çok sevmezsiniz.

İlgili Makaleler

3 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu