Ayağını Coğrafyanın Sınırına Göre Uzat

İyi akşamlar. Bugün size emperyalizm nedir ne işe yarar, bu coğrafyada ne ifade eder gibi sosyolojik kavramları açıklamaya çalışacağım ki kafanız berraklaşsın. Hastayım 2 gündür. yerimden kalkamıyorum. Çoktandır yazacağım bu yazıyı yazayım deyu niyet ettim.

Emperyalizm Nedir?

Emperyalizm veya yayılmacılık, bir devletin veya ulusun başka devlet veya uluslar üzerinde kendi çıkarları doğrultusunda etkide bulunmaya çalışmasıdır. Etkileyen devlet, etkilenen devletin kaynaklarından “yararlanma” hakkına sahiptir.

Diktatörlük gücü, merkezî hükümet, keyfî yönetim metotları anlamına gelmektedir. Bu kullanımının dışında Fransa’da 1830’larda Napolyon imparatorluğuna hayranlık duyanları nitelemek için, 1848’den sonra ise III. Napolyon’un kötü yönetimini ifade etmek için kullanılmıştır. Emperyalizm kavramının kullanımı 1870’lerde İngiltere’de yaygınlaşmıştır.

Diye açıklamış vikipedi. İmparatorluk mantığıdır sözün özü. Ama işin içinde sömürü olduğundan bizim coğrafyanın en büyük imparatorluğu Osmanlı, kendine imparatorluk denmesinden pek de haz almaz. Devlet-i âl-iyye derler bundan mütevellit. Zira yaşadığı-hüküm sürdüğü yıllar zarfında içinde bulunan kesimleri sömürmemiş, aksine yüceltmiştir.

Osmanlı çöktüğü sıralar, dünyada sömürü mantığı gelişmeye başladığı yıllardır. 1.dünya savaşının bir nedeni de bu kavramdır.

Hatta anti emperyalizm kavramı da yine 19. yüzyılın sonlarında ortaya atılmıştır. Bir süre sonra o hale gelmiştir ki artık kendi ülkesi ile yetinen ülkeler batmaya mahkumdur mantığı da oluşmuştur.

Çıkarcılıkla eş değer bir kavramdır, karşı olunmalıdır da. Amerika gelir ortadoğuda at koşturur yoksa!

Bir biçimde ahlak meselesidir.

Bireyde başlayan “çevresini sömürme” hissinin ülkeler çapındaki belirtisidir emperyalizm.

Guantanamoları arttıracak bir kavramdır haliyle. Ya benim gibi düşüneceksin ya da bu diyarı terkedeceksinin mütecessim halidir.

Eğer benim gibi düşünmüyorsanız “Ben sizi ülkemde tutmak zorunda değilim” cümlesinin sahibidir.

Görüşleri kısmen çok değerli olan Sırrı Süreyya Önder’in bi sözüne alıntı yapmak lazım sanırım: “Bu söyleyeceklerimi bir had bilmezlik saymayın, hissiyatımı daha kuvvetli ifade edebilmek için bu misali vermek durumundayım, eğer bir islam müçtehidi olsaydım imanın şartlarına, bu ahval ve şerait içinde anti-emperyalist olmayı da eklerdim.”

Humeyni’nin de bir sözü var bu minvalde, diyor ki:” ayağınız bi taşa takıldığında siz bi amerikaya sövün”

Bu konuya bu şekilde bir giriş yapmış olalım. Çok örneği olan çok yönlü bir konu. nedir ne değildir diğer yazılarda da devam edecek inşallah.